29 Temmuz 2011

Bir Kötü Haber de Ukic'den


Eurobasket2011 Litvanya'nın başlamasına yaklaşık 1 ay kala, tüm takımlarda hazırlıklar son sürat devam ediyorken bir kötü haber de Hırvatistan cephesinden geldi. Takımın yıldız oyun kurucusu Fenerbahçe Ülker'li Roko Ukic'in geçirdiği sakatlıktan dolayı turnuvada oynamayacağı açıklandı. Önce Kerem Gönlüm, ardından Spanoulis, Nachbar derken şimdi de Ukic'i izleyemeyecek olmak gerçekten üzücü. Nowitzki'nin Eurobasket'e geleceğine doğru düzgün sevinemedik bile bu kötü haberlerden dolayı. Geçtiğimiz yıl ülkemizde yapılan Dünya Basketbol Şampiyonası'nda da hafif sakatlığıyla oynamak zorunda kalan Ukic'i bu sefer hiç izleyemeyeceğiz. Hırvatistan adına da büyük kayıp gerçekten. Fenerbahçe Ülker formasıyla son derece başarılı ve formda bir sezonu geride bırakan sağlıklı bir Ukic'in takıma çok şey katacağı kesindi. Umarım geriye kalan hazırlık döneminde tüm takımlar kazasız belasız en iyi şekilde turnuvaya başlarlar. Özellikle de milli takımımız... Ukic'e de geçmiş olsun dileklerimi iletiyorum.

FIBA'dan Onay Çıktı


Tüm Avrupa takımlarının dört gözle beklediği onay bugün çıktı. İsmail Şenol'un twitter'ından verdiği haberde FIBA, NBA oyuncularının lock-out süresince Avrupa'da oynamalarına izin verdi. Lock-out süresince Avrupa'da oynayamayı düşünen ve oynamaya karar veren oyuncular artık durgun olan Avrupa basketbolu transfer piyasasını canlandıracaklardır. Özellikle bizim açımızdan olaya bakacak olursak, lock-out süresince yıldız oyuncu Deron Williams'ın Beşiktaş forması giyemesi kesinleşti. Hatta bir sponsor daha bulabilirse Kobe Bryant gibi bir süperstarın da ülkemizde oynama ihtimali oldukça fazla. Milli oyuncumuz Ersan İlyasova da Avrupa'da oynamaya karar veren ve hatta önceliğini Türk takımlarına vereceğini açıklayan NBA oyuncularındandı. Fenerbahçe Ülker'in geçtiğimiz günlerdeki yaptığı açıklamayı da göz önünde bulundurursak, Ersan'ı da Efes Pilsen'de izlememiz muhtemel. NBA'deki lock-out sona erdiğinde ise eğer oyuncunun sözleşmesinde kalmasını gerektirecek bir madde yoksa, herkes doğal olarak geri dönecek.

Huertas Çıkmazı


Tüm Efes Pilsen taraftarı ve hatta neredeyse tüm İspanya artık bu konuya kanalize olmuş durumda. Şimdi elimizde ne var ? Huertas'ın İspanya dışında oynamak istememesi ve Barcelona'nın Rubio'nun yerine onu 1.guard olarak takımda düşünmesinin dışında bir de Caja Laboral tarafından Efes Pilsen'in reddedilemez teklifleri... Teklifleri diyorum çünkü ilk önce Raduljica+800 Bin Euro şeklinde olan teklif daha sonra Caja'yı sıkıştırma adına Raduljica (kiralık)+1.8 milyon Euro'ya çevrilmiş durumda. İki öneri de inanılmaz derecede bence. Brezilyalı oyun kurucunun sözleşmesi devam ettiği için şu an için kulübün kararı daha ön planda. Huertas'ın Barcelona'yı istemesi, Caja'nın da Efes Pilsen'i istemesi transferi çıkmaza sokmuş durumda. Aslında Barcelona'yı isteyen bir oyuncuyu Efes Pilsen'de oynaması için zorlamak, ısrar etmek ne kadar doğru bilmiyorum. Ben şahsen bu takımda oynamak isteyen, oynamak için heyecanı olacak oyuncuları istiyorum. Efes Pilsen'in bu noktadan sonra yapacağı pek birşey kalmıyor doğrusu. Huertas'ın ayaklarına herşeyi serseler de oyuncu bir kere Barcelona'yı aklına koymuş. Onun açısından da bakarsak İspanya dışında bir takımda oynamak istememesi ana düşüncesi etrafında Barcelona gibi bir takımdan teklif alması ve hem de orada 1.guard olarak süre alması gerçekten epey etkileyici. Huertas'ın da bu ısrarı normal. Günlerdir bir gelişme beklediğimiz transferden artık yavaş yavaş Efes Pilsen'in geriye çekilmesini ve diğer alternatiflere yönelmesini bekliyorum. Caja Laboral'ın da Huertas'ı oynamak istemediği bir takıma satması uygun olmayacağı gibi, oyuncunun da bu durumda, bu psikoloji de Efes Pilsen forması giymesi hiç yakışık almaz ve taraftarın da çok büyük bir bölümü -ben dahil- her ne kadar onu istese de bu şartlarda formayı giymesini istemez.

27 Temmuz 2011

Mavrokefalides'e 2 Ay Ceza


Bu transfer sezonunda Olympiakos'dan Rus kulübü Spartak St. Petersburg'un yolunu tutan Yunan oyuncu Loukas Mavrokefalides'e federasyon 2 ay ceza verdiğini açıkladı. Nedeni ise milli takımda oynamayı reddetmesi. Bu yaz kişisel problemlerini mazaret göstererek milli takımdan affını isteyen Mavrokefalides, geçen yıl da bir bahaneyle milli formayı giymeyeceğini açıklamıştı. Bunun üzerine geçtiğimiz haftalarda bundan sonra Mavrokefalides'in hiçbir şekilde milli takıma çağrılmayacağını ve oynatılmayacağını açıklayan Yunan Basketbol Federasyonu bununla da yetinmedi ve dün harekete geçerek oyuncuya 2 ay boyunca hiçbir organizasyonda (Lig maçları ve Eurocup da dahil) oynamama cezası verdi. Tabii keyfi bir uygulama değil Yunanlıların yaptığı. Bunu FIBA kurallarına yazan "Hiçbir sakatlığı olmadığı halde milli takımı reddetme" maddesine dayandırarak cezai işlem uyguladılar. Gün içinde federasyon hem FIBA'ya, hem Rus Basketbol Federasyonu'na hem de Mavrokefalides'in yeni takımı olan Spartak St. Petersburg'a gerekli evrakları faksladılar. Yunan oyuncunun bu cezası Spartak'ın ilk resmi maçından itibaren başlayacak ve 2 ay sürecek. Aynı zamanda Yunan federasyonu bu uygulamayı gelecekte yaşanacak benzer olaylar için örnek olarak kullanacaklarını da açıkladı.

Sona Doğru Geliniyor


Uzun bir süredir gündemi meşgul eden Marcelinho Huertas transferinin artık bu birkaç gün içerisinde sonuçlanması bekleniyor. Bildiğiniz üzere Efes Pilsen, Raduljica+800 bin Euro'luk bir teklif yapmıştı ve oyuncuyla ilgilenen bir diğer takım olan Barcelona'nın ise temsilcimizin yapmış olduğu bu teklife yaklaşamamıştı. Oyuncunun sözleşmesi devam ettiği için son karar Caja Laboral başkanında. Huertas'ın da İspanya dışına çıkmak istemediği ve bu yüzden Barcelona'yı tercih sırasında en başa yazdığını da biliyoruz. Ya oyuncu Efes Pilsen'e gelmeye ikna edilecek ya da başkan Barcelona'nın teklifini kabul etmezse Huertas takımda bir yıl daha kalacak ve önümüzdeki sezon sözleşmesi bittiğinde kendi kararını verebilecek. Efes Pilsen'in guard sıkıntısı malum ve bu sıkıntıyı Huertas'ın çözebileceği konusunda hemen hemen herkes hem fikir olduğu için bu görüşmelere ısrarla devam ediliyor. Artık olumlu yada olumsuz bir sonucun çıkmasını bekliyoruz, çünkü olay normalden biraz fazla zaman aldı. En son Spanoulis transferi bu kadar uzamıştı ve sonuç olarak gerçeklememişti. Umarım hikayenin sonu aynı olmaz.

26 Temmuz 2011

Kinsey Efes Pilsen'de


Daha önce tüm dikkatler Huertas transferindeyken basına sızdırılmayan bir isimle anlaşma sağlanmıştı ve bu isim Fenerbahçe Ülker'in oyuncusu Tarence Kinsey olmuştu. Daha önce el sıkışıldığını ve eğer Kinsey kulübüyle anlaşır, onlarla bağını kopararırsa Efes Pilsen'e transferinin gerçekleşeceğini yazmıştım. Ardından geçtiğimiz gün açıklama yapan Aydın Örs, Kinsey ile yolların ayrıldığını açıkladı. Amerikalı forvet alacağı bir miktar paradan feragat ederek takımıyla ilişkilerini bitirdi. Bu gelişmenin ardından daha önce anlaşma sağlanan oyuncuyla imzaların en kısa sürede atılması bekleniyordu. Nitekim de beklenildiği gibi oldu ve Kinsey kendisini Efes Pilsen'e bağlayan imzayı attı ve bugün itibariyle de olay resmiyet kazandı. Anlaşma 1+1 yıllık olacak.

27 yaşındaki 2.00 metre boyundaki kısa forvet Fenerbahçe Ülker forması altında geçtiğimiz sezon Euroleague'de, 14 maçta 8.4 sayı 2.8 ribaunt 1.4 top çalma, Türkiye liginde ise 20 maçta 5.9 sayı 3.1 ribaunt 1.3 top çalma istatistikleri tutturdu. Özellikle savunmadaki enerjisiyle ve baskısıyla birçok maçta kenardan gelerek takımda ateşleyici oyuncu rolünü üstlenen Kinsey'nin Efes Pilsen'de kesinlikle yararlı olacağını düşünüyorum. Bu tip bir görev adamının en önemli rakip olan Fenerbahçe Ülker'den koparılmış olması da önemli bir detay. Ligimizi yakından tanıyan bir oyuncu ve Efes Pilsen'de Türk pasaportuyla mücadele edecek. Sağlıklı olduğu zamanlarda neler yapabileceğini herkes çok iyi biliyor, hayırlı olsun. Kinsey transferi belli olduğuna göre şimdi akıllardaki soru ise Thornton'ın akibeti. Bakalım tecrübeli oyuncuyla yollar mı ayrılacak yoksa 6.yabancı olarak takımda kalması mı istenecek.

Geçmiş Olsun Eski Dost


Efes Pilsen'de 2 sezon geçiren ve kontratı sona erdiği için takımdan ayrılan, yeni sezonda düşünülmeyen Slovenyalı Bostjan Nachbar, bilek sakatlığı geçirdiği için EuroBasket 2011'de Slovenya adına forma giyemeyecek. Çok önemli bir sakatlık değil fakat kesinlikle ameliyat olmasını gerektiriyor. Durum böyle olunca da 4-6 hafta bir iyileşme süreci verdiler doktorlar. Bu da eski dost Nachbar'ı Eurobasket'in dışına itmeye yetti. Hala bir kulüple anlaşmadığını düşünürsek onun için milli takım forması altında göstereceği performans kariyerine yön verecekti, bu şansı da maalesef kaçırmış oldu. Slovenya da onun yokluğunda sıkıntıya girecek. 3 numarada ellerinde kadroya seçilmesi beklenen en kuvvetli adaylar Z.Dragic ve Muric kaldı ve bu 2 oyuncunun da Nachbar kadar skora katkı verebilecek potansiyelde olduğunu düşünmüyorum. Umarım bir an önce sağlığına kavuşur.

Fischer Bilbao'ya Doğru


Transfer sezonunun başında adı Efes Pilsen ile de anılan ve benim de kadroda görmek istediğim oyunculardan biri olan 30 yaşında 2.11 boyundaki pivot D'or Fischer, Olympiakos, Zalgiris, Efes Pilsen dedikodularının ardından İspanya'da kalmayı tercih ederek Euroleague'de Fenerbahçe Ülker'in grubunda bulunan Bilbao ile imza aşamasına geldi. Bu noktadan sonra bir aksilik olacağını sanmıyorum keza taraflar alacak/verecek konusunda el sıkıştılar. Özellikle savunma konusunda oldukça başarılı olan Fischer, pota altında caydırı olarak tabir edilen oyunculardan. Hücumu vasat olsa da onu dediğim gibi savunması değerli kılıyor. Real Madrid ile Euroleague'de 23 maçta 6.2 sayı 5.9 ribaunt 1.4 blok, İspanya liginde ise 40 maçta 6.2 sayı 4.7 ribaunt 1.4 blok ortalamalarıyla mücadele etti. Eminim ki yeni takımı Bilbao'ya özellikle Euroleague'de beklenen katkıyı yapacaktır.

25 Temmuz 2011

Malik Hairston Milano'da


Bu sezon transfer piyasasının hızlı takımlarından olan Olimpia Milano, Siena'lı Malik Hairston'ı da kadrosuna kattı. 5.torba takımına göre fazlasıyla iddialı bir kadroları olan Milano'da tıpkı aynı grupta yer aldığı Efes Pilsen gibi musluklar sonuna kadar açıldı. Cook, Fotsis, Bourousis, Nicholas, Radosevic, Giachetti derken Sergio Scariolo yönetiminde yepyeni bir takım inşa ediyorlar. Geçtiğimiz sezonu Siena'da geçiren kısa forvet Malik Hairston özellikle Top8'de, Olympiakos'a karşı oynanan 2. ve 4.maçlarda attığı 19 ve 25 sayıyla ön plana çıkmış, adıdan söz ettirmişti. Bu sezon Euroleague'de, 16 maçta 8.6 sayı 3.2 ribaunt, İtalya liginde ise 23 maçta 10.3 sayı 2.7 ribaunt ortalamalarıyla mücadele etmişti. Milano, gerçekten yapmış olduğu bu hamlelerle yabana atılmaması gereken ve hedefleri yüksek olan bir takım olduğunu gösteriyor.

Ersan - FBÜ Dedikoduları Son Buldu


Avrupa'da oynama kararı alan ve önceliğini Türkiye'de oynamaya verdiğini söyleyen Ersan için lock-out süresi boyunca önce Galatasaray ile daha sonra da Fenerbahçe Ülker ile adı birçok kere anıldı. Bugün çıkan Habertürk'te yer alan, Fenerbahçe Ülker ile 3.5 milyon Euro'dan 3 yıllık sözleşme imzaladı haberi sonrasında Can İşbakan'a konuşan Aydın Örs, durumu net bir şekilde yalanladı. Daha önceden ilgilendiklerini fakat Ersan'ın istediği parayı takımdaki dengeleri bozmamak adına veremeyeceklerini söyleyen Aydın hoca, bir diğer anlamda da artık Fenerbahçe Ülker adına en yetkili ağızdan Ersan defterinin kapandığını ifade etmiş oldu. Benim bildiğim de zaten Fenerbahçe Ülker'in Ersan ile olan görüşmelerini maddi sebeplerden dolayı 3 Temmuz tarihinde sonlandırdığıydı. Böylelikle yıldız oyuncumuzu transfer etmek için en ciddi adaylar Barcelona ve Efes Pilsen kaldı. Efes Pilsen, Huertas transferinde olduğu gibi yine Barcelona ile kapışacak. Gerçekten bu 2 ismi de birlikte alan takım fazla yetenekli oyuncuların olmadığı bu transfer sezonunda çok büyük iş yapmış olacak ve kadrosunu en az 2 gömlek yukarıya taşıyacak. Kerem Gönlüm'ün moral bozan sakatlığından sonra artık adı Efes Pilsen ile daha fazla anılmaya başlayan Ersan'ın kararı bakalım ne yönde olacak. Eski takımını mı seçecek yoksa ilk açıklama yaptığı gibi önceliğini Türkiye'ye mi verecek, hep birlikte göreceğiz.

Kinsey Serbest Kaldı, Imzalar Yakın


Daha önce Efes Pilsen ile anlaştığı ortaya çıkan ve bu durumdan şurada bahsettiğim Tarence Kinsey'nin bugün itibariyle Fenerbahçe Ülker kulübüyle bir bağının olmadığı açıklandı. Açıklamayı yapan da Aydın Örs. Kinsey, alacağı bir miktar paradan feragat ederek takımından ayrıldı. Zaten Efes Pilsen'in de bu transfer için herhangi bir buy-out ödemeyi düşünmediğini belirtmiştim ve oyuncuyu ancak serbest kalırsa kadrosuna katacaktı. Bugün itibariyle şartlar sağlanmış durumda. Böylelikle Efes Pilsen, Kinsey transferini gün içinde veya en geç yarına kadar resmi olarak duyuracağını düşünüyorum. Tanjevic, döneminde Türk pasaportu alan Kinsey, takımda devşirme oyuncu olarak oynayacak. 3 yıldır Efes Pilsen forması giyen Thornton'ın ise geleceği henüz netleşmiş değil. O bölgeye de transfer gündeminde Keselj var. Eğer gerçekleşirse Thornton gidici, aksi taktirde TBL'de 6.yabancı olarak kenarda oturacak. Onun da durumu yakın zamanda belli olacaktır. Kinsey için artık Efes Pilsen için hayırlı olsun diyebiliriz, imzalar an meselesi.

24 Temmuz 2011

Yunanistan'da Spanoulis Şoku


Transfer döneminin başında adı Efes Pilsen ile anılan ve imzaların atılması an meselesi olan Olympiakos'un yıldız oyunucusu Spanoulis'in, sakatlığından dolayı Eurobasket2011'de oynamayacağı açıkladı. Önceki gün milli takım kampından ağrıları yüzünden ayrılan Yunan oyuncunun ameliyat olmasına karar verildi. Böylelikle Spanoulis'in Litvanya'da düzenlenecek turnuvada forma giyme ihtimali kalmamış oldu. Yunanistan adına çok büyük bir kayıp. Guard bölgesinde Diamantidis ve Papaloukas'ın da milli takımda oynamayı bıraktıklarını düşünürsek Yunanların o bölgede sadece güvenebilecek Zizis ve Calathes'i kaldı ki Zizis de tam bir guard değil. Calathes'in de durumu malum. O da bir sakatlık geçirdi ve iyileşme sürecinin en az 3-4 haftayı bulması bekleniyor ve sakatlıktan nasıl döneceğini de doktorlar kestiremiyor. Komşu, gerçekten oyun kurucu pozisyonunda çok zor duruma düştü. Artık tek ümitleri Calathes'in sakatlıktan çok iyi olarak dönmesi...

Pocius Bitti


Dün yapmış olduğum haberde Real Madrid ile Zalgiris'in anlaşmaya çok yakın olduğunu ve Pocius'u birkaç gün içinde duyurabileceğini söylemiştim. O haber bugün Litvanya'dan geldi ve kulübe yakın kaynaklardan öğrenildiğine göre iki takım arasında anlaşma sağlandı. Zaten olması gereken de buydu. O habere göre Real Madrid'in Zalgiris ile 700 bin Euro'ya anlaştığı, bu rakamın 400 bin Euro'sunu İspanyol kulübün ödeyeceği, geriye kalan 300 bin Euro'yu ise Pocius'un kendi cebinden karşılaşayacağı söyleniyor. "Marty"nin 2+1 yıllık sözleşmeye imza atması bekleniyor. Litvanyalı oyuncu geçtiğimiz sezon Zalgiris formasıyla Euroleague'de 16 maçta 10.9 sayı 2.7 ribaunt 2.4 asist, ülkemizde düzelenen Dünya Şampiyonası'nda ise 9 maçta 9.6 sayı 2.6 ribaunt istatistikleriyle mücadele etmişti. Efes Pilsen ile aynı grupta yer alan Real Madrid, hem 2 numara da hem de 3 numarada oynayabilen iyi bir oyuncuyu kadrosuna kattı, içeriye penetleriyle, sertliğiyle ve gözü karalığıyla Real Madrid'e pozitif etki yapacağını düşünüyorum.

Bir Yıldız Daha Milano'ya


Bu sezon hem bütçesini hem de hedeflerini yükselten ve transfer sezonunun başından beri oldukça iyi isimleri kadrosuna katan, akıllı hamleler yapan Milano'nun gözüne kestirdiği son isim genç İtalyan yıldız Alessandro Gentile oldu. 19 yaşındaki 198 boyundaki Gentile, Benetton Treviso forması giyiyor. Sportando'nun haberine göre 3 yıl daha takımıyla kontratı bulunmasına rağmen Milano buy-out ödemeye hazır. Hatta bir miktar para ve üzerine Jeff Viggiano'yu önerebilecekleri de gelen haberler arasında. Geride bıraktığımız sezonda İtalya milli takım forması altında U20 şampiyonasında gösterdiği performansla dikkat çeken genç oyuncu bu turnuvada 18.8 sayı 3.3 ribaunt ortalamalarıyla oynamıştı. Milano, eğer kafaya gerçekten koyduysa bu transferi de kısa süre içinde biterecektir. Bu hamlelerle Euroleague'de hedef büyüttükleri gibi lig için Siena'ya da kafa tutacak hale geliyorlar.

23 Temmuz 2011

Pocius Real Madrid Yolunda


Uzun süredir Litvanyalı oyuncuya ilgisiyle gündemde olan Real Madrid, en son bu transfer için Pocius'un kulübü olan Zalgiris Kaunas ile buy-out pazarlığı içerisindeydi. Son bilgilere göre İspanyol ekibi son olarak 700 bin Euro'luk bir teklif verdi. 1 sezon sonra serbest kalacak olan Pocius'dan muhakak ki para kazanmak isteyen Zalgiris'in de işi uzatmayacağını düşünüyorum. Pocius genç bir oyuncu, iyi bir savunmacı ve hücumda da penetreleriyle savunmanın dengesini bozabilen bir oyuncu fakat Carroll transferine rağmen Real Madrid'deki şutör oyuncu eksikliğini kapatacak tarzda bir isim değil. Dış şutu zayıf. Efes Pilsen'in Euroleague'deki rakibi olan Real Madrid'in de bu transferi artık birkaç gün içinde resmileştireceğini düşünüyorum.

22 Temmuz 2011

Kerem Gönlüm'den Kötü Haber Geldi


Bir önceki gün antremanda sakatlanan Efes Pilsen'in değerli oyuncusu Kerem Gönlüm'den korkulan haber geldi ve ön çapraz bağlarının koptuğu bildirildi. Bu yüzden maalesef en az 4-5 ay parkelerden uzak kalacak. Bu haber hem Efes Pilsen için hem de milli takımımız için oldukça üzücü bir haber oldu. Geçen yıl ülkemizde düzenlenen Dünya Şampiyonası'nda benchten gelerek önemli katkılar veren, bazı maçlarda sırtı dönük oyunlarıyla hücumu açan, bazı maçlarda ise savunma direncini yükselten, pota altı sertliğini arttıran bir oyuncu olmuştu. Milli takımda hem Ömer Aşık'ın (İtalya'daki antremanlara katıldı) hem Semih Erden'in sakatlığı bulunmasının üzerine bir de Kerem Gönlüm'ün bu haberi, hem de bu denli önemli bir sakatlık geçirmesi herkesi fazlasıyla üzdü.

Bir de işin Efes Pilsen boyutu var. Pota altına yapılan yabancı takviyelerden sonra (Barac, Batista, Savanovic) Kerem Gönlüm hem kalitesiyle hem de Türk oyuncu olmasından dolayı çok kilit bir role sahipti. Özellikle TBL maçlarında yabancı sınırlaması olduğu için fazla sıkıntı çekmeyecekti Efes Pilsen fakat bu haber üzerine en az yarım sezon, iyileşme sürecine göre belki 1 sezon Kerem Gönlüm'den yoksun olacağız. Böylelikle pota altı rotasyonunda tek Türk Kuqo kalmış oluyor. Akıllara bu bölgeye bir transfer yapılabilir mi sorusunu getiriyor hemen. Fakat yerli piyasasında Efes Pilsen'de oynayacak kalitede oyuncu olmaması, Furkan gibi genç bir yeteneğin de sezon başında Galatasaray'a transfer olması, gözleri NBA pazarına, Ersan İlyasova'ya çeviriyor. Ersan'ın da lock-out'tan dolayı öncelikli olarak Türkiye'de oynamak istemesi, yeşil ışık yakmaya yeterli olabilir. Kerem'e büyük geçmiş olsun diyoruz, umarım en yakın zaman onu tekrar parkelerde görebiliriz...

Nowitzki Geliyor


Bu sezon NBA'in en iyi oyuncusu seçilen ve takımı Dallas'ın NBA şampiyonu olmasında çok büyük pay sahibi olan Alman yıldız Dirk Nowitzki, bugünkü yaptığı açıklamayla hem Almanları hem de kendi hayranlarını sevindirdi. Yıldız oyuncu Litvanya'da oynanacak Eurobasket 2011'e katılacağını açıkladı. Karar vermek için Nowitzki'nin açıklamasını bekleyen Chris Kaman da milli takım için forma giyeceğini söyledi. Almanya için özellikle Nowitzki'nin bu kararı çok önemliydi. Böylesine başarılı bir yılı geride bırakan ve formda olan Nowitzki, her zaman olduğu gibi yine Almanya'yı sırtlayacaktır. İki oyuncunun da 19-21 Ağustos tarihleri arasında Almanya'da düzenlenecek hazırlık turnuvasına kadar hazır olacakları açıklandı. O turnuvada bildiğiniz üzere milli takımımızın yanı sıra Yunanistan ve Belçika da yer alacak. Bundan sonra Almanya milli takımının maçlarını izlemek çok sağlam bir nedenimiz var.

21 Temmuz 2011

B Planı Gordon mı ?


Huertas transferinde istediği yolu kat edemeyen Efes Pilsen'de, oyuncunun İspanya dışına çıkmak istememesi ve Barcelona'nın bastırışı temsilcimizi biraz da zorunlu olarak alternatif isimlere yönlendiriyor. Bu sezon oldukça geniş bir transfer listesi hazırlayan Efes Pilsen'de, PG konusunda bir sonraki hedef CSKA'nın yıldız oyuncusu Jamont Gordon olabilir. Tam bir PG değil Gordon, 2 numara oynuyor, tam bir combo-guard. Gerçekten kaliteli oyuncu ve önemli bir isim fakat Efes Pilsen'e combo-guard'dan ziyade saf bir PG, tam bir guard lazım. Huertas işi çıkmaza girdi gibi gözüküyor ve maalesef piyasada da kalite oyuncu kurucu kalmadı. Bu pozisyon için elden kaçan McCalebb, Spanoulis, Teodosic gibi isimlerin yanına Huertas'ın da eklenme ihtimali artınca gerçekten insanı için cız ediyor. Bakalım Brezilyalı oyuncu kurucu konusunda son dakika sürprizi yaşanacak mı yoksa Gordon'a mı yönelinecek ?

Huertas'ta Karar Günü


Günlerdir Huertas ile yatıp kalkıyoruz. Brezilyalı oyun kurucu şu an piyasanın en değerli PG'ı. Caja Laboral başkanı her ne kadar tek ciddi ve resmi teklif Efes Pilsen'den dese de bunun pazarlığı kızıştırmak için söylendiği açık. Zaten kendisi de İspanya'da taraftarların gözünde en iyi pazarlıkçılardan biri olarak görülüyor. Barcelona ve Efes Pilsen'in ilgisi malum. 3 gün önce burada da yazdığım gibi Efes Pilsen, Raduljica+800 bin Euro ve oyuncuya da 3 yıllığına 5 milyon Euro önerdi. Fakat son günlerde çıkan haberlere göre Huertas'ın İspanya'dan ayrılmak istememesi ve ülke sınırları içerisinde de oynayabileceği en iyi takım olan Barcelona'da hem de 1.guard olarak oynama durumu, Efes Pilsen'in işlerini zorlaştırıyor. Her ne kadar Caja başkanı oyuncusunu Barcelona'ya satmak istemese de Huertas'ın kararı son sözde büyük rol oynayacak. Bugün içerisinde artık olumlu yada olumsuz bir gelişmenin olması bekleniyor. Ya Barcelona yada Efes Pilsen bu değerli ismi kapacak.

Yao Ming Emekli Oldu


Kariyerinin son döneminde sadece sakatlıklarla uğraştı Yao. Çok önemli bir isimdi, eğer oynayabilseydi zaten ilklerle dolu olan kariyerine çok daha güzel şeyler ekleyebilecekti Çinli dev adam. 31 yaşındaki 2.29 boyundaki bu devi yanlızca 9 sezon izleyebildik ki ben kendi adıma daha fazla izlemeyi umut ediyordum. Kariyeri 2006-2008 yılları arasında tavan yapmış, 2009-2010 sezonunda da basketbolu bırakmasını gerektirecek bu sakatlığa yakalanmıştı. O sezonu tamamen boş geçti ve bu sezon da sadece 5 maçta görev alabildi. Zor bir karardı onun adına fakat beklendiği gibi bu emekliliğini açıkladı. Düzenlediği basın toplantısında "Bu konuyu defalarca düşündüğünü ve sonunda bu kararı aldığını, bir kapının kapanıp diğerinin açılacağını" söyledi. Ayrıca kariyeri boyunca mücadele ettiği Houston taraftarını ve kentine de övgüler yağdırarak toplantıyı sonlandırdı. Aktif basketbol kariyerine son veren Yao Ming, Çin ligi takımlarından olan Shanghai Sharks'ın GM'liğini yapacak. Kim bilir belki de onu ilerleyen yıllarda Avrupa'da bir takımda veya ülkemizde genel menajerlik yaparken göreceğiz. Güzel anılar bıraktı bizde ve hep aklımızda o karelerle kalacak. Başarılar dev adam...

20 Temmuz 2011

Kinsey Efes Pilsen'de (mi ?)


Efes Pilsen cephesinde tüm dikkatler Huertas transferine çevrilmişken aradan sıyrılıverdi Kinsey haberi bu gece saatleri itibariyle. Efes Pilsen'in kısa forvet transferi yapacağını söylemiştim daha önce fakat alternatifler arasında hiç olmadı Kinsey, en azından basına sızdırılmadı. Derinden yürütülen görüşmeler sonucu tüm dikkatler yurt dışı piyasasındayken Fenerbahçe Ülker'li Kinsey ile el sıkışıldı. Kinsey'nin, Fenerbahçe Ülker tarafından gözden çıkarıldığı ve bunun üzerine Efes Pilsen'in oyuncuyu kaptığı gelen haberler arasında. Kinsey, kulübüyle olan sözleşmesini feshedebilmesi halinde Efes Pilsen'e imza atacak, aksi durumda herhangi bir buy-out ödenmesi söz konusu değil.

TBL'de, her takımın 1 devşirme oyuncu kullanma hakkı var ve ligde 3 yılını dolduran yabancı oyunculara bu hak tanınıyor. Bu yüzden geçtiğimiz sezon Fenerbahçe Ülker'de Emir'in bu kontenjandan yararlanması sonucu yabancı olarak oynayan Kinsey, Tanjevic zamanında devşirme hakkına sahip olduğu için Efes Pilsen'de Türk kontenjanında oynayabilecek. Ama şöyle bir durum daha var. Thornton da Efes Pilsen'de 3 yılını tamamladı ve dolayısıyla yeni sezonda devşirme oyuncu olarak düşünülüyordu. Eğer Kinsey transferi biterse (oyuncu FBÜ ile mevcut olan sözleşmesini feshederse) kurallar gereği her takımda sadece 1 devşirme oyuncu oynatılacağından Thornton veya Kinsey'den birisi bu statüden yararlanamayacak. Ya lig maçlarında bu 2 isimden biri (5 yabancı kuralından dolayı) tribünde oturacak ya da Thornton'a herşey için teşekkür edilip yollar ayrılacak. Bakalım, transferin şu aşamada resmiyet kazanıp kazanmayacağı bile belli değil.

19 Temmuz 2011

Obradovic Ayrılıyor mu ?


PAO'nun herşeyi olan ve bana göre Avrupa basketbolun en önemli koçlarının başında gelen Zeljko Obradovic'in hakkında son dönemde çıkan dedikodular takımdan ayrılabileceği yönünde. Sırp medyasında bu haber çıkalı 1 hafta oluyor. Yunanistan semalarında da bu iddialara yönelik haberler manşetlerde yer edinmiş durumda. PAO ile çok önemli başarılar kazanmış ve orada sembol isimlerden biri haline gelmiş olan Zeljko ne oldu da ayrılıyor ? İddiayı ortaya atan Sırplar, tecrübeli koçun bütçe kısıntısı konusunda takım yetkilileriyle anlaşamadığını söylüyor. Kulüp sahibinin %50 civarında kısıntıya gitmekte ısrar etmesi yüzünden Obradovic ile anlaşmazlığa düştüğü söyleniyor. Yine tecrübeli koçun sezon başında Fotsis, Perperoglou ve Tsartsaris gibi isimlerin kesin olarak takımda kalmalarını istediği fakat Fotsis'in ayrıldığı ve birkaç ismin daha takımı terk edeceği durumu da Obradovic'in PAO'dan ayrılabileceği iddialarını kuvvetlendiriyor. Zaten ekonomik kriz yüzünden önemli parçalarını kaybeden (Nicholas, Fotsis) ve kaybetmeye yakın olan (Sato) PAO'nun bir de üzerine Obradovic ile yolları ayırması olasılığı elini bir hayli zayıflatacaktır. Bakalım önümüzdeki günler neyi gösterecek. Kara bulutlar Yunanistan semalarına doğru ilerliyor.

Deron Williams Resmen Besiktas'ta


NBA'deki lock-out'tan dolayı Avrupa'ya gelen ilk yıldız Deron Williams oldu. Transfer çok daha önceden basına yansımış ve iş de Deron Williams'ın geçen hafta imza atmasıyla bitmişti. Bugün Beşiktaş, kendi resmi sitesinden yaptığı açıklamayla olayı kesinleştirdi. Böylelikle oyuncuyu gelecek sezon TBL'de izlememizin önünde tek engel olarak FIBA'nın vereceği onay. FIBA ile NBA bu konuda dün toplantı yapmıştı fakat herhangi bir karar şimdilik basına yansımadı. Olayın en geç bu hafta içinde netlik kazanacağını düşünüyorum. Böylesine önemli bir süperstarı ülkemizde görmek, lock-out süresince izlemek büyük keyif olacak. Yapılan anlaşmaya göre lock-out bittiğinde Deron Williams NBA'in yolunu tutacak. Her ne olursa olsun, lock-out ne kadar sürerse sürsün böylesine büyük bir oyuncunun TBL'de mücadele edecek olması mutluluk verici. Umarım FIBA'dan beklenen olumlu haber gelir. Bildiğiniz üzere Beşiktaş'ın gündemindeki bir diğer süper yıldız Kobe Bryant. Eğer o da gelirse tadından yenmez, kelimeler kifayetsiz kalır.

"Huertas'a Tek Resmi Teklif Efes Pilsen'den"


Bu aralar Huertas ile yatıp kalkıyoruz. Uzun süredir oyun kurucu bölgesine transfer çalışmaları sürüyor ve bu bölgeye son aday Huertas oldu. Aslında oyuncuyla ilk görüşmeler gayet olumlu geçmişti ve bu transfer haftalar önce gerçekleşecekken Efes Pilsen, Huertas'ın menajeriyle anlaşamadı ve transferi askıya aldı. Elde kalan başka mantıklı seçenek olmayınca ve Huertas için Barcelona da devreye girince artık bu işi bitirmek için tekrar pazarlığa dahil oldu. Önceki haberde dün Efes Pilsen'in Huertas için, Raduljica+800 bin Euro teklif ettiğini yazmıştım. Bu teklif üzerine dün akşam saatlerinde Caja Laboral başkanı "Reddedilmesi Zor Teklif" demesinden sonra da "Huertas için tek resmi teklif Efes'ten geldi." açıklamasını da yaptı. Artık bu son açıklama pazarlığı kızıştırmak ve Barcelona'dan da iyi bir rakam alabilmek için mi bilmiyorum. Ama daha önce de dediğim gibi eğer Huertas gelirse son yıllarda Efes Pilsen'e gelen en iyi guard olacak. Kısa forvet pozisyonuna da takviye yapacağını bildiğim Efes Pilsen'in adı şu sıralar Keselj ile anılıyor. Onun yanı sıra Sato da gündemde. Net birşey öğrendiğimde onu da paylaşacağım...

18 Temmuz 2011

Huertas Için Son Kozlar


Batista transferinin de resmi olarak açıklanmasından sonra Efes Pilsen'de gözler oyuncu kurucu transferine çevirildi. Lacivert-Beyazlıların bu pozisyon için en kuvvetli adayı Huertas. Fakat Rubio'yu NBA'e gönderdikten sonra transfer sezonunun başından beri harıl harıl guard arayan Barcelona da Efes Pilsen'in karşısındaki en büyük rakip. Teodosic'i kaçırdıktan sonra Huertas'ı da ellerinden kaçırmak istemiyorlar kuşkusuz. Eğer Brezilyalı oyuncuyu da alamazlarsa piyasada doğru düzgün bir point guard kalmayacak. Keza aynı şeyler Efes Pilsen için de geçerli. McCalebb ve Spanoulis'den istenilen sonucun alınamaması Huertas işinin önemini bir kat daha arttırıyor. İşte Huertas'ı isteyen bu 2 önemli kulüp de bunun farkında olduğundan tüm kozlarını ortaya sürdüler. Daha önceden Barcelona'nın Huertas için Caja Laboral ile buy-out pazarlığı yaptığı ve Huertas için de 3 yıllığına 5 milyon Euro ödemeye hazır olduğu gelen haberler arasındaydı. Efes Pilsen de an itibariyle bu pazarlığa dahil oldu ve İspanyol temsilcisinin Raduljica'ya olan ilgisi sayesinde Barcelona'nın önüne geçmeyi hedefleyerek 800 bin Euro+Raduljica şeklindeki teklifiyle Caja Laboral'ın kapısını çaldı. Bakalım Huertas bu sezon Caja Laboral'den Efes Pilsen'in yolunu tutan 3.isim olarak mı kayıtlara geçecek yoksa Barcelona'nın yolunu mu tutacak ? Bir de çok düşük bir ihtimal de olsa İspanyol ekibinde mi kalacak. Önümüzdeki birkaç günde artık olay netleşecektir.

Esteban Batista Efes Pilsen'de


Birkaç gün önce Efes Pilsen Batista'yı bitirmişti. Resmi açıklama ise bugün geldi. Ve artık Batista resmen Efes Pilsen'li. Pota altı sertliği için oldukça önemli bir oyuncu olacak kendisi. Bu transferle birlikte de Raduljica'nın da takımda kalmayacağı belli oldu. Geçtiğimiz sezonki gibi kiralama yolu mu seçilir yoksa satılır mı, henüz kesinleşen birşey yok. Fakat 5 yıllığına imza attırılmış olmasına rağmen, sakatlıklardan dolayı ve geçen sezon kadrodaki yabancı şişkinliğinden dolayı henüz doğru düzgün forma şansı bulamaması üzücü. Caja Laboral'ın kendisine olan ilgisi akıllara Huertas transferinde kullanılabilir mi sorusunu getiriyor, Huertas transferi de artık bu hafta içinde netleşir diye düşünüyorum.

Tekrar Batista'ya dönecek olursak bu sezon Fuenlabrada'dan Caja Laboral'a transfer oldu ve İspanya Ligi'nde Caja Laboral forması altında 25 maçta 7.0 sayı 4.8 ribaunt, Fuenlabrada formasıyla 14 maçta 12.7 sayı 8.4 ribaunt istatistikleriyle oynadı. Euroleague'de de 10 maçta 8.4 sayı 6.3 ribaunt ortalamalarına sahip. Beni tek düşündüren Maccabi'de oynadığı dönemlerde taraftarın ona "Turnover machine" lakabını takmış olması. Gerçi Efes Pilsen taraftarı bu konuda özellikle Rakocevic'ten dolayı buna bir hayli alışık, artık bünyeye fazla dokunmuyor. Transfer sonrası açıklama yapan Özerhun ise, “Batista pota altı pozisyonumuz için tam aradığımız tamamlayıcı özellikte bir oyuncu idi. Avrupa Ligi tecrübesi olması da ayrıca bir avantaj. Uzun oyuncu transferimiz Batista ile son buldu. Pota altında arzu ettiğimiz savunma sertliğini yarattığımızı düşünüyorum" ifadelerini kullandı. Sıra geldi oyuncu kurucu transferine. Batista, Efes Pilsen'imize hoşgeldin...

Radosevic de Milano'da


Koçluğa Scariolo'yu getirdikten sonra yeni sezon bütçesini ve aynı zamanda da hedeflerini arttıran Milano'da Cook, Fotsis, Bourousis, Nicholas'ın gibi kaliteli isimlerin transferinden sonra Cibona'nın yıldız oyuncusu Leon Radosevic de renklere bağlandı. 21 yaşındaki 2.08 boyundaki genç Hırvat için kulübüne 500 bin Euro buy-out ödenecek. Radosevic, bu sezon boyunca çok sayıda antreman maçına çıktı. Antreman maçı diyorum çünkü özellikle Euroleague'de zayıf bir kadroya sahip olmalarından dolayı birçok maçta fark yediler, erken havlu attılar. O Cibona'da Fenerbahçe Ülker'in yeni transferi olan Bogdanovic ile birlikte en çok top kullanan ve en fazla öne çıkan isimlerdi. Euroleague'de, 9 maçta 12.9 sayı 6.3 ribaunt, Adriatic Lig'de 23 maçta 12.3 sayı 5.1 ribaunt istatistiklerine sahipti. Önemli bir oyuncu ve herşeyden önce genç bir oyuncu. Fakat Milano'nun uzun rotasyonundaki kaliteli isimleri düşününce istediği süreleri pek bulamayacağını düşünüyorum. Bir tek bu konuda akıllarda soru işareti olabilir. Euroleague'de Efes Pilsen'in grubunda bulunan ve 5.torba takımı olan Milano'nun bu transferleri grubu hayli karıştıracağa benziyor. Gerçekten temsilcimiz için 5.torbadan çekilebilecek en kötü takım oldu. NBA'deki lokavttan da yararlanıp Belinelli, Delfino gibi isimlerle de ilgilenen Milano'da bu 2 oyuncudan 1'inin alınması bile onları çok ciddi F-4 adayları ve hatta şampiyonluk adayları arasına sokar. Bakalım ilerleyen günler neyi gösterecek...

17 Temmuz 2011

Yeniden Huertas & Efes Pilsen Dedikoduları


Efes Pilsen'de eğer hedef gerçekten F-4 ise muhakkak oyun kurucu transferi halledilmeli. Zaten kısa bir süre önce açıklama yapan koç Ufuk Sarıca da önceliğin bu konu olduğunun altını çizdi. Buraya bir transfer gelecek ama kim olacak ? Bir söz vardır, her takım guardı kadar konuşur diye. Gerçekten doğru. Yoksa bu sezon gelen önemli oyuncular ve harcanan paralar heba olur. Teodosic'e pek fazla ilgi gösterilmemesi, gerçek bir point guard olmamasına rağmen Spanoulis'in kendi takımında kalmaya karar vermesi tüm gözleri Huertas'a çevirdi. Daha önceden Huertas ile temasa geçilmiş, oyuncuyla imza aşamasına gelinmiş fakat menajer sorunu nedeniyle transfer askıya alınmıştı. Şimdi alternatiflerin azalmasından sonra tekrar gözler İspanya'da. Dış basındaki çıkan haberler de durumu doğruluyor. Tabii bu transferde Efes Pilsen'in karşısında da çok önemli bir rakip var. Gerçi şu dönemde iyi bir oyuncu kurucu arıyorsanız karşısında hep Barcelona olacaktır. Onların da ciddi ilgisi var Huertas'a. Hatta oyuncuya 3 yıllığına 5 milyon Euro gibi bir rakam önerdikleri konuşuluyor. Bakalım Huertas kimi tercih edecek ? Umarım kendisini Efes Pilsen formasıyla görürüz. Uzun yıllar sonra gelecek en önemli guard olacak kendisi, eğer anlaşılırsa.

Howard Avrupa'ya Göz Kırptı


NBA'in süper yıldızlarından biri olan Dwight Howard, NBA'deki lock-out'un sürmesi durumunda Avrupa'da oynayabileceğini açıkladı. Kendisiyle ilgilendiğini daha önceden belirten Malaga hakkında da fazlasıyla olumlu açıklamalarda bulunan yıldız oyuncu bir nevi Malaga'nın kendisine olan ilgisini karşılıksız bırakmadı. Eğer böyle bir transfer gerçekleşir ve NBA'deki lock-out çoğu kişinin beklediği gibi 1 yıl sürerse vay Avrupa'nın haline ! NBA'deki uzunlar bile Howard'ı durdurmanın çaresini bulamamışken, oraya göre daha undersize 5 numaralar olan Avrupa'da çıkabilecek sonuçlar konusunda endişe duyuyorum.